20 Burning Hot adını duyunca içimden bir “eyvah” geçti.
Dedim “tamam işte yine meyve, çan, yıldız…
muhtemelen bir iki 7 patlatıp geçeceğiz.”
Ama yok abi!
Bu başka bir şeymiş.
Oyun bir başladı…
ekranda alev alev meyveler,
böyle portakal yanıyor, karpuz terliyor resmen!
Bi spin attım,
gelen kazançla yüzüm alev aldı,
dedim ki:
Bu yanıyorsa ben de oynarım be kardeşim!
20 Hat, Sonsuz Heyecan!
Bak oyunun adı boşuna “20 Burning Hot” değil.
20 ödeme hattı var.
Ve bu hatlarda ne zaman aynı meyveden sıralansa…
Hop kazanç!
Ama esas olay wild ve scatter sembollerinde.
Yeşil yonca düşerse…
Belli ki şans sende.
Ama yıldız scatter geldi mi?
Kemerleri bağla, çünkü ekranı ateş alıyor.
Benim bir seferinde
iki wild, bir scatter ve 7 dizilimi yakaladım…
Ekran öyle bir alev aldı ki
resmen gözlüğüm buğulandı!
Ve şunu fark ettim:
Bu oyun çok net.
Ne görüyorsan onu alıyorsun.
Ne oluyorsa gözünün önünde.
Karmaşa yok, stres yok…
Sadece yak, al, kazan!
Slotter’da bu sıcaklık tadından yenmez!
Tamam, oyun güzel.
Ama oynadığın yer kötü olursa…
Ne anladım o meyveden, o alevden?
İşte bu yüzden
Slotter burada fark yaratıyor.
Çünkü spin attığında bekleme yok,
kazandığında anında hesabında.
Arayüz akıyor, mobilde bile takılma sıfır.
Bir de estetik var ya…
Alev efekti bile göze batmıyor,
sanki kazancı artistik şekilde sunuyorlar.
Ben Slotter’da oynarken
yanıyorum ama tatlı tatlı dedim resmen.
Kazandıkça daha da ısınıyorsun.
Ama cüzdan da ısınıyor bak, orası önemli.
Son Paragraf: Bazı oyunlar meyve verir… bazıları da meyvenin çekirdeğiyle vurur.
20 Burning Hot bana bir şeyi hatırlattı:
Basit oyunlar,
bazen en büyük kazancı getirir.
Hiç bonus kasmadan,
hiç hikâyeye girmeden…
dümdüz kazanç.